Bir Evin Depreme Dayanıklı Olduğunu Nasıl Anlarız?

Ülkemizin deprem kuşağında yer almasından dolayı inşa edilen evlerin depreme dayanıklı olması oldukça önemli. Son zamanlarda gerçekleşen depremler sonucunda dayanıksız binaların yıkılması nedeniyle gerçekleşen can kayıplarını önlemek için, riskli binaların yıkılması ve daha dayanıklı binaların inşa edilmesi çalışmaları yapılıyor.

Peki dayanıklı bir bina nasıl anlaşılır ve konut satın alırken nelere dikkat edilir?

1. Binanın Temeli
Bir evi taşıyan, temel ve kolonlardır. Bundan dolayı temelin sağlam ve iyi mühendisler tarafından inşa edilmesi çok önemli. Binanın temeliyle ilgili fikir sahibi olmak için zemin kata bakılabilir. Zemin katın iyi planlanması hayati önem taşır. Bu katın her yeri duvar olmalıdır. Duvarların yıkılıp, bölünerek kullanılması da depreme karşı dayanıklılığı olumsuz etkilemektedir.

2. Perde Beton ve Kolon
Son zamanlarda yapılan projelerde perde beton ve kolon gibi sistemler yeni mühendislik anlayışına göre depreme karşı dayanıklılığı arttırmaktadır. Eski konutlarda bulunmasa da yeni konutlarda mutlaka perde betonların bulunup bulunmadığı kontrol edilmelidir.

3. Duvarın Kalitesi
Deprem anında duvarlar, o esnada oluşan enerjinin bir kısmını emebildiği için deprem anında binanın ayakta kalması ve yıkılması önlenebiliyor. İnşa sırasında kullanılan yapı malzemeleri oldukça önemlidir. Bunları daha iyi anlamak ve doğru karar vermek için konut satın alırken uzmanlarla görüşmek en doğru karardır.

4. Kat Planına Uygunluk
Kat planlarına uygun inşa edilmeyen yapılarda deprem sırasında hasar görme ihtimali çok fazla. Kat planının uygun yapılmadığı durumlarda zemin kolonları da planlı yapılandırılamaz. Bu nedenle kat planına uygunluk önemlidir.

5. Su Yalıtımı
Genellikle su yalıtımı olmayan binaların temelinde duvar ve kolonlarda bozulmalar oluşur. Eğer binada su yalıtımı var fakat beton kalitesiz ise binadaki suyun betonla bir araya gelmesi daha da risklidir. Ayrıca zemin katın, bodrumun ve kolonların sürekli rutubet kokması binanın su yalıtımına sahip olmadığının bir göstergesidir.

6. Konutun Yapı Durumu
Almak istediğiniz evin tapusunu satıcıdan isteyip, tapu bilgilerine göre e-devlet üzerinden ya da Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nün web sayfasından evin yapı ruhsatını sorgulatabilirsiniz. Daha emin adımlarla istediğiniz eve bu sayede ulaşabilirsiniz.

7. İskan Durumu
Alacağınız konutun iskanının olup olmadığına dikkat etmelisiniz ve iskan varsa kredi alımlarında ve yapı denetiminde daha rahat işlemlerinizi halledebilirsiniz.

8. Gayrimenkul Değerlendirme Raporu
Bu rapor, eve dair tapu kaydını, evin teknik ve mülkiyet bilgilerini, evin üzerindeki mevcut sınırlandırmaları hakkında bilgiler içerir. Bu yüzden ev satın almadan önce bu bilgileri öğrenmek yararlı olabilir. Ev hakkında daha detaylı fikir sahibi olabilirsiniz.

9. Zorunlu Deprem Sigortası
Tapu dairesine gittiğiniz zaman unutmamanız gereken en önemli işlem, alacağınız evin DASK poliçesinin olup olmadığını öğrenmektir. Zorunlu Deprem Sigortası’nın 1 yıl geçerliliği vardır bu yüzden her yıl yenilenmesi gerekiyor. Eğer konut kredisiyle ev alıyorsanız bankanız DASK yapar. Ama siz direk ev sahibi ile aranızda peşin ödeme yaparsanız bu sefer DASK’ı ev sahibinin yaptırması gerekir.

erol çelik

Lüks Konut Danışmanı – Mimar

Bir Emlakçıya Danışmak için 5 Neden

Bir ev ya da iş yeri almak, satmak hepimiz için her zaman oldukça önemli bir işlemdir. Bu durum tüm gayrimenkul yatırımları için geçerlidir. Emlakçı ya da gayrimenkul danışmanına güvenmemek konusunda da geçmişte yaşadığı deneyim ya da çevreden duyduğu örnekler sebebiyle haksız da sayılmayacak sebepler sıralayan çok insan var. Ancak istatistiklere baktığımızda ve profesyonel emlakçılardan hizmet alanlar ile yapılan araştırmalarda ev, iş yeri, ofis, arsa alım, satım, kiralama gibi hizmetlerde emlakçıların sağladığı önemli avantajlar olduğu ortaya çıkıyor.

Peki nedir bu avantajlar?

Bu avantajları sıralarken belli bir standart üzerindeki gayrimenkul danışmanlarının sunduğu hizmetleri dikkate aldığımızı da belirtmek istiyoruz. Alanında uzmanlaşmış, profesyonel eğitimler almış RE/MAX danışmanları ve ofislerinin deneyimlerinden yola çıkarak bu listeyi oluşturduk.

1) Mesleği emlak ya da gayrimenkul ile ilgili olmayan bir insanın hayatı boyunca gerçekleştirebileceği alım/satım işlemini bir gayrimenkul danışmanı belki 1-2 hafta içerisinde gerçekleştirmektedir. Tamamen bu işe odaklanan gayrimenkul danışmanları alım ve satım işlemlerinde edindikleri tecrübenin yanı sıra belli alanlarda uzmanlaşır ve belli bölgelerde uzun yıllar çalışarak o bölgedeki tüm fırsatları geçmişten geleceğe takip ederler.

Bir gayrimenkul danışmanı ile çalışmaya karar verdiğinizde bazen fark etmeseniz de bu bilgi birikiminden de faydalanmış oluyorsunuz.   Doğru gayrimenkul danışmanı ile çalışırsanız bu avantajı mutlaka fark edeceksiniz.

2) İster alıcı olun ister satıcı, adaylarla görüşmek için çok iyi müzakere ve iletişim yetkinliği gerekir. Ayrıca evinize, iş yerinize davet edeceğiniz, yüz yüze görüşüp bir araya geleceğiniz insanların kim olduğunu bilmeden bu süreci kendi başınıza yönetmek ve güvenlik açısından da riskler oluşturabilir hem de süreç uzadıkça can sıkıcı hale gelerek büyük zaman kaybı oluşturur.

3) Eğer satıcıysanız potansiyel alıcıları kaçırmanızı sağlayacak yanlış fiyatlandırma yapma ihtimalinizin de çok yüksek olduğunu araştırmalar gösteriyor. (Pazarlık payı eklemek, çevreye ve komşulara sorarak fiyat çıkarmak gibi ). Uzman bir gayrimenkul danışmanı çevresel faktörler, son gerçekleşen satışlar dışında yakın gelecekte bölgede gerçekleşecek gelişmeler, potansiyel alıcıların bu yatırımdan beklentileri, gayrimenkulü ne kadar sürede satmak istediğiniz gibi çok daha geniş  değerlendirme kriterlerini dikkate alarak bir fiyatlandırma yapar ( ekspertiz ) ve üstelik bu hizmeti (gayrimenkul danışmanı ile çalışın ya da çalışmayın ) ücretsiz olarak  sunar.

Şehrinizde yaşamak için uygun birçok semt olabilir ama sizin için önemli olan size en uygun semti seçmektir. Okula giden çocuğunuz varsa okula yakın olan semtler sizin için uygun olurken, çok alışveriş yapıyorsanız alışveriş merkezlerine yakın semtleri seçmeniz gerekebilir.

4) Eğer alıcıysanız beklentilerinizi tarif edeceğiniz profesyonel bir gayrimenkul danışmanı size aradığınız ev, ofis ya da yatırım fırsatını çok daha hızlı sunabilir. Seçenekleri avantaj ve dezavantajları ile anlatabilir.

Gayrimenkul almak, satmak ya da kiralamak için çok fazla teknik konu ve evrak işlemi vardır. En basiti tapu işlemlerinin güvenle yapılması, kira sözleşmesinin dönemin yasal mevzuatlarına göre iki tarafı da koruyan şartları içermesi gibi tüm güncel yasal yükümlülükler konusunda işlemleri gayrimenkul danışmanı / emlakçı çözecektir.

Size sunduğu avantajlar açısından birbirine çok benzer iki ev arasında kalmanız durumunda yapmanız gereken en doğru şey fiyatları karşılaştırmak olacaktır. Bazen hiç tahmin etmediğiniz bir ev, fiyatı sayesinde bütçenize ve ihtiyaçlarınıza daha uygun olabilir.

5) ERÇEL GAYRİMENKUL danışmanları ve ofislerinin birçok emlakçıda olmayan önemli bir avantajı da sahip oldukları geniş emlakçı ağıdır. Alırken ya da satarken yüzbinlerce müşteriden oluşan geniş bir portföye ilanlarınız sunulur. Bu dinamik ağ sayesinde çok daha kısa sürede hatta bazen aynı gün içinde gayrimenkulünüzü kiralamak, satmak ya da aradığınız gayrimenkule ulaşma mümkün olabiliyor.

Genel olarak kendi başınıza internette ilan vermek, taliplerle ya da mülk sahipleri ile görüşmek yapılabilir bir iş gibi görünse de bu ilanları güncel tutmak, hızla yayınlamak, birçok kanalda yayınlamak, fotoğraf / video gibi tanıtım, pazarlama içeriklerini yeterli seviyede üretebilmek oldukça zor ve uzmanlık gerektiren bir iştir.

Evinizi, iş yerinizi kendiniz satmak, kiralamak ya da bir sahibinden bir evi, iş yerini almak, kiralamak  ilk bakışta daha ekonomik ya da avantajlı görünse de işinde iyi, eğitimli, uzman bir emlakçı ile çalıştığınızda bu işi kendi başınıza yapmanın çok daha zahmetli ve maliyetli olduğunu görebilirsiniz.

EROL ÇELİK

Lüks Konut Danışmanı – Mimar

Büyükçekmece

Evinizi kendi başınıza satmanın riskleri nelerdir? Ev satarken nelere dikkat etmek gerekir?

Ev satarken önce yakın çevreye haber vermek, mahalle ya da yaşadığımız sitede bunu duyurmak ve birkaç ilan sitesine hatta gazetelere ilan vermek ilk akla gelen yöntemler.

Ancak evinizi değerinde, doğru zamanda ve güvenle satmak için dikkat edilmesi gereken önemli noktalar vardır.

Bu konuda deneyiminiz yoksa öngöremeyeceğiniz çok zahmetli bir süreci de içerir. Evinizi satışa çıkardıktan sonra adaylarla görüşmek için çok iyi bir ikna ve iletişim becerisi gerekir öncelikle. Bu aşamada zaman kaybedebilir ya da hızlı karar verip zarar etme ihtimaliniz oldukça yüksektir.

Evinize davet edip görüşeceğiniz, evi göstereceğiniz insanların kim olduğunu bilmemek güvenlik için de riskler oluşturabilir. Müşteri evi günün her saati , haftanın her günü görmek isteyebilir. Bu tempoya ayak uydurmak süreç uzadıkça zorlaşır, süreç uzadıkça yaşanan zaman kaybı da motivasyonunuzu düşürür, pazarlık kabiliyetinizi azaltır ve zarar etmenize sebep olabilir.

Potansiyel alıcıları kaçırmanızı sağlayacak yanlış fiyatlandırma yapma ihtimaliniz de oldukça yüksek diyebiliriz.  (Pazarlık payı eklemek, çevreye ve komşulara sorarak fiyat oluşturmak gibi.)

Çok iyi bir teklifi düşük bulabilir ya da düşük bir teklifi fırsat olarak görebilirsiniz. Bu da oldukça önemli bir risk.

Uzman bir gayrimenkul danışmanı çevresel faktörler, son gerçekleşen satışlar dışında yakın gelecekte bölgede gerçekleşecek gelişmeler, potansiyel alıcıların bu yatırımdan beklentileri, gayrimenkulü ne kadar sürede satmak istediğiniz gibi çok daha geniş  değerlendirme kriterlerini dikkate alarak bir fiyatlandırma yapar (ekspertiz) ve üstelik bu hizmeti (gayrimenkul danışmanı ile çalışın ya da çalışmayın) ücretsiz olarak  sunarlar.

Ev satmak için çok fazla prosedür ve evrak işlemi vardır. Tapu işlemlerinin güvenle yapılması, ödemenin güvenle geçekleştirilmesi,  güncel yasal mevzuata uygun olarak sürecin yönetilmesi deneyim gerektirir.

Evinizi kendi başınıza satmak  ilk bakışta daha ekonomik ya da avantajlı görünse de işinde iyi, eğitimli bir danışman ile çalışmanın bu işi kendi başınıza yapmanızdan çok daha avantajlı ve karlı olduğu doğrudur.

EROL ÇELİK

Lüks Konut Danışmanı – Mimar

Banyo Tasarımında 5 Altın Kural

Banyolar her zaman daha kolay dağılabilen, temiz tutmanın zor olduğu alanlardır. Hep daha stil sahibi, daha düzenli bir banyo hayal etmişizdir ama bunun yeni bir banyo ile çözüleceğini düşünürüz. Aslında banyonuzun küçük ya da büyük olması, onu daha modern ve düzenli hale getirmenize engel değil.

Banyonuzu güzelleştirmek için girdiğiniz bu yolda size çok yardımcı olacak ortak tasarım ilkelerini sizin için araştırdık ve derledik;

1. Banyonuzu sadeleştirin.

Banyolar genellikle dar, küçük alanlardır. Bu alanda hem küvet/duş, klozet ve lavabo bulunması alanımızı daha da daralmasını sağlar. Bu nedenle alanınızı optimize kullanın.

Eğer gerçekten yeterli alan varsa geniş küvetler kullanın. Sadece duş alabileceğiniz küçük ama kullanışlı bir duş küvetten ya da bir jakuziden çok daha konforlu olabilir. Çünkü banyo rahat, sade ve konforlu olmalıdır. Karışık ve sıkışık bir banyo ortamı sizi boğabilir. Bu nedenle mümkün olduğu kadar minimal ve sade alanlar yaratmaya odaklanın.

2. Depolama alanları yaratın.

Banyonuzda bulunan tüm malzemeleri depolayabileceğiniz alanlar çok önemli. Dağınıklığı önlemenin en önemli yolu bunlar için bir dolap ve onu iyi kullanmanızı sağlayan sık raflar. Tuvalet kağıtları, havlular, duş jelleri, sabunlar ya da şampuanlar gibi materyallerin bu alanlarda depolanması tüm dağınıklığınızı çözecektir.

Bazen aynalı bir dolap, bazen geniş bir çekmece banyoda kullandığınız tüm malzemelerin depolanmasını sağlayabilir. Dolabınızı yaptırırken raflarını en kullanışlı şekilde ayarlamaya, çekmeceleri çeşitli boyutlarda planlamaya çalışın.

3. Ayrıntıları düşünün.

Banyonuzda bulunan malzemelerin pahalı olması detayları dikkatlice değerlendirmediğiniz sürece istediğiniz ve beklediğiniz kaliteyi sunmayacaktır. Örneğin, küvetin klozet ile bitişik ya da çok yakın olması temizliği zorlaştıracağı gibi dolap kapaklarının ya da banyo kapısının tam açılmasını engelleyici bir yapı da rahat hareket etmenize engel olacaktır.

Ayrıca fayans derzleri ve fayansların düzenli ve dikkatli uygulanması da bir diğer önemli ayrıntıdır. Bu alanların düzenli, aynı sırada yapılması temizliğinizi rahatlıkla yapabilmenizi ve kaliteli durmasını sağlar.

4. İşlevsellikten ödün vermeyin.

Bir önceki maddede açıkladıklarımıza ek olarak, dekoratörün size önerdiği ya da sizin kendi stilinizi yansıtacağınız bir banyo tasarımı yaparken, işlevsellikten ödün vermeyin. Yani tasarım çok iyi olabilir, çok modern ve farklı bir havası olabilir ama konforlu, rahat bir kullanım sağlamıyorsa, size alan açmıyorsa eğer yeterli işlevselliği sağlamıyor demektir.

Kullanım kolaylığı sağlanması gereken alanlar aynı zamanda duş başlıklarının boyu, aynanın ya da lavabonun hizalamaları ve uzunlukları gibi konularda da önemlidir. Evin tüm fertlerinin rahatlıkla kullanabileceği bir alan yaratmak asıl amaç olmalı.

5. Doğal ışık mutlaka olmalı.

Gün ışığı evin tüm alanlarında olduğu gibi banyo için de çok önemli. Banyonuzda duş alırken içeri giren gün ışığı daha iyi hissetmenize sebep olurken, banyonuzun görünümünü de bir anda derinleştirebilir, daha sıcak bir ortam sağlamanıza yardımcı olabilir.

Özellikle eviniz en üst katta ise küçük pencerelerle güneş ışığını banyonuza da çekebilirsiniz. Yeniden bir ev inşaa ediyorsanız, çatı katında tavan kısmında açacağınız bir pencere günün her saatinde alabileceğiniz en fazla ışığı size sağlar. Gün ışığının evinizin mükemmel görünmesini sağlayan eşsiz bir aksesuar olduğunu unutmayın.

EROL ÇELİK

Lüks Konut Danışmanı – Mimar